5 Nisan 2012 Perşembe

doğal afetlerle ilgili güncel makale


Gelişen Teknolojiyle Doğal Afetler Önceden Haber Verilebilecek mi?

Dünya üzerindeki yaşam öyle uygun dengeler ile yaratılmıştır ki, insanlar da dahil olmak üzere tüm canlılar için adeta özel bir koruma mevcuttur. Ama bu korumanın yanı sıra doğal afetler zaman zaman insanlara, yaşadıkları mekanın ne derece güvensiz olabileceğini de göstermektedirler. Üzerinde yaşadığımız dünya, biz hiç farkında olmasak da, içerden ve dışardan pek çok doğal tehdit unsuruyla doludur.
Başta depremler olmak üzere, volkan patlamaları, seller, dev dalgalar, hortumlar, fırtınalar, büyük yangınlar birbirlerinden farklı şiddet ve etkilere sahiptirler. Ortak yönleri ise oldukça kısa bir zaman içinde bir şehri, orada yaşayan insanları ve diğer tüm canlıları yok edebilmeleri ve büyük hasarlara yol açabilmeleridir.
İşte sel de zararları çok büyük ölçekte olabilen doğal afetlerdendir. Sellerin neden oldukları hasarlar sadece su basması ile sınırlı değildir. Aynı zamanda sel ile beraber akan çamur ve diğer kalıntılar da büyük problemlere sebep olurlar.

Yakın Geçmişten Çarpıcı Bir Örnek

Orta Amerika'yı kasıp kavuran Mitch Fırtınası, neden olduğu seller ve toprak kaymalarıyla çok sayıda can aldı. Su ve elektrik şebekesiyle birlikte haberleşme ağı da fırtınadan büyük zarar gördü. Bu nedenle can kaybı konusunda uzun süre sağlıklı bilgi alınamadı.
Saatteki hızı zaman zaman 295 km'ye ulaşan Mitch Fırtınası yüzünden, Honduras'ta 231, Nikaragua'da 137, El Salvador'da 25, Guatemala'da 16, Kosta Rika'da 7, Panama'da ve Meksika'da birer kişi öldü, yüzlerce kişi de kayboldu. Yaklaşık 1.5 milyon kişi tahliye edilmek zorunda kaldı, yüz binlerce kişi ise evsiz kaldı.
Orta Amerika'yı etkisi altına alan Mitch Fırtınası, neden olduğu sel ve toprak kayması felaketleriyle en büyük zararı Honduras, Nikaragua, El Salvador ve Guatemala'ya verdi. Sadece Honduras'ta 5 bin kişi sel ve toprak kaymalarında hayatını kaybetti. Özellikle ülkenin sahil şeridi açık mezarlığa dönüştü, suların çekilmesinin ardından cesetler ortaya çıkmaya başladı.

Olağanüstü Hal

Honduras Devlet Başkanı Carlos Flores, felaketle mücadele ve yağmalamalara karşı olağanüstü hal ilan etti. Başını sokabilecek bir çatı bulan Honduraslılara sokağa çıkma yasağı getirildi. Tarım rekoltesinin yüzde 70'inin zarar gördüğü Honduras'ta yaklaşık 1 milyon kişi de evsiz kaldı.

Salgın Tehlikesi

Nikaragua'da ise Casita Yanardağı'nın eteğinde meydana gelen toprak kayması sonucu 1500 kişi diri diri toprağa gömüldü, yerleşim birimleri haritadan silindi. Yetkililer, içme suyu problemi yaşandığını, gerekli önlemler alınmazsa kısa bir süre sonra salgın hastalıkların patlak verebileceğini kaydettiler.

Bilim Adamları Doğal Afetleri Önceden Haber Verebilmek İçin Çalışıyorlar

Doğal afet yönetimi, birçok kurum ve kuruluşun birarada çalışmasını gerektiren çok aşamalı bir süreçtir. Bu süreç; afet öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılacak birçok çalışmayı barındırır. Afetler konusunda yapıcı adımlar atılmasına karar verildiğinde ve sürecin aksamadan yürümesinde teknolojinin kullanımı vazgeçilmezdir.
İşte geçtiğimiz günlerde bilim adamları, tekrarlayabilecek bir felaketi engellemeyi amaçlayan yeni bir projeyi açıkladılar. Boulder, Kolorado'da Ulusal Okyanus ve Atmosferle İlgili Araştırmalar'dan Joseph Golden, felaketleri önceden haber verebileceklerine inandıklarını belirtti.
Ekip, kasabadaki bilgisayarlara, birkaç kilometreyi kapsayan alanlar için yerel toprak kayması ve sel uyarıları göndermeyi ümid ediyor. Denver'daki Bilim Geliştirme Vakfı toplantısında konuşan Golden, "Amacımız renk kodlu uyarı haritaları yapmak" diyor.
Proje, NASA'nın yere düşen yağmur miktarını ölçen bir araştırması olan "Tropikal Yağmur Ölçme Görevi" nden faydalanmayı amaçlıyor. Bu ölçüm, yerdeki mevcut yağmurun tarihçesiyle birleştirilip yüksek çözünürlükte tahmini haritalar üretilecek. Toprak cinsi ve yüksekliği baz alınarak geliştirilecek yağmur tahminleri sayesinde toprak kaymaları önceden haber verilebilecek.
Şimdilik Puerto Rico ve Dominik Cumhuriyetinde bir deneme gerçekleştirileceği belirtiliyor. Amerikan Jeolojik Araştırma çalışanlarından Randall Updike, eğer deneme başarılı olursa önceden uyarma sisteminin Bangladeş gibi tropik fırtınalardan zarar görmesi muhtemel bölgelere de genişletilebileceğini söylüyor. Tabii bunun için 8 ila 10 milyon dolar sermayeye ihtiyaç olduğunu da sözlerine ekliyor.
İnsanların, gün geçtikçe daha fazla kıyı merkezlerde ve ovalarda yerleştiklerinden daha sık doğal afetlerle yüzleşmek durumunda kaldıklarını belirten bilim adamları, bu konudaki çalışmalarını hızla sürdürüyorlar.

2000 Yılı Günümüze Kadar En Fazla Doğal Afetin Yaşandığı Yıl Oldu

Doğal afetlerin giderek sıklaştığı Dünyamızda, 2000 yılı günümüze kadar en fazla doğal afetin yaşandığı yıl oldu. 2000 yılında doğal afetlerin sayısı bir önceki yıla göre 100 adet artarak 851'e çıktı.
Japonya'dan Kore'ye, Rusya'dan Teksas'a, Amerika'dan Hindistan'a, İran'dan Hollanda'ya kadar dünyada birçok yerde yaşanan afetlerde ilk sırayı seller aldı. Mozambik'te haftalarca devam eden sel, 500 bin kişinin evsiz kalmasına neden oldu. Ağustos-Ekim arasındaki devamlı seller nedeniyle Hindistan'da 1.450 kişi hayatını kaybetti, ekonomik kayıp ise 1.2 milyar doları buldu. Seller, çamur akıntıları ve toprak kaymaları İsveç ve İtalyan Alplerinde 8.5 milyar dolarlık zarara mal olurken, Ekim ve Kasım aylarında Büyük Britanya'nın çeşitli bölgelerini etkileyen seller sonucunda 1.5 milyar dolarlık ekonomik kayıp doğdu.

Doğal Afetlerin Anlattıkları

Bilim adamları gelişen teknoloji sayesinde belki bir gün doğal afetleri önceden haber vermeyi başaracaklar. Ne var ki bu, afetlerin son bulacağı anlamına gelmeyecek, sadece zarar ve kayıpların azaltılması sağlanabilecektir.
Felaketler, insanların çok iyi bildikleri ama karşılaşmadıkları sürece akıllarına getirmek istemedikleri gerçeklerdir. Ancak Allah, bahsettiğimiz afetleri meydana getirerek, insanların üzerinde yaşadıkları gezegene hiçbir hakimiyetleri olmadığını onlara hatırlatmaktadır. Allah kendi acizliklerini kendilerine göstermekte ve bütün bunlar, öğüt alıp aklını kullanabilenler için birer düşünme nedeni olmaktadır.
Önemli olan, insanların bu olaylardan almaları gereken dersi kavrayabilmeleridir. Çünkü Allah'ın insanlara, maddi ve manevi zarar veren olaylarla hatırlatmalar yapması, o insanların bulundukları sapkın durumdan kurtulmaları, Allah'ın dosdoğru yoluna girmeleri için kendilerine verilen bir mesajdır. Bütün doğal afetler de herşey gibi Allah'ın kontrolündedir ve Allah onları, bizlere dünya hayatının geçiciliğini anlatmak için özel olarak yaratır. Allah, insanlara yaşatılan bu felaketlerin de dünya üzerindeki herşey gibi bir amaçla yaratıldığını, bunların insanlar için birer "hatırlatıcı" olduklarını göstermektedir. Allah bunu Kuran'da "Görmüyorlar mı ki, gerçekten onlar her yıl, bir veya iki defa belaya çarptırılıyorlar da sonra tevbe etmiyorlar ve öğüt alıp (ders çıkarıp) düşünmüyorlar." (Tevbe Suresi,126) ayetiyle haber verir.
Unutmamak gerekir ki, Allah Kuran'da hiçbir olayın kendi izni olmadan gerçekleşemeyeceğini de bize şöyle bildirmiştir: "Allah'ın izni olmaksızın hiçbir musibet (hiç kimseye) isabet etmez..." (Teğabün Suresi, 11)


 kaynak:http://www.bilgilerdunyasi.net/completed/makaleler_sayfalar/bilimsel_konular/gelisen_teknolojiyle_dogal_afetler_onceden_haber_verilebilecek_mi.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder